top of page

Bilişsel Davranışçı Terapi ile Takıntılardan Kurtulun

 

Dr. Oya Mortan Sevi

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

kılarken aklından bir küfür geçtiğinde “Bunu aklımdan geçirdiğime göre ben imansız biriyim” diye düşünür. Burada düşünce ve eylem birbirine karışmış, aradaki sınır kaybolmuştur. Bu andan sonra kişi bu düşüncelerine karşı bir önlem almaya çalışır. Böylece kaçınma davranışları (örn. düşünmemeye çalışma) ya da tekrarlayıcı davranışlar (tövbe etme) başlar. Bu durum ise tam tersine hem obsesyonların yoğunlaşmasına neden olur hem de bu obsesyonlar için alınan önlemlerin sıklığı ve miktarı giderek artar. Örneğin kirlenme ve (hastalık) bulaşma obsesyonu olan bir kişi başlangıçta yalnızca sifon ve klozete dokunduktan sonra ellerini 2 kez yıkarken bu sayı ve banyoda geçirdiği süre giderek artar. Bir süre sonra musluğa dokunduktan sonra da en az 3 kez daha elini yıkamaya ve kapıları ıslak mendil aracılığıyla açmaya başlar.

 

OKB’yi psikiyatrik ilaç tedavisine ek olarak en etkili şekilde tedavi ettiği kabul edilen tedavi yöntemi Bilişsel-Davranışçı Terapi (BDT)’dir. Bunun sebebi BDT’nin kişiye işlevsel olmayan düşünce, duygu ve davranışları konusunda belirgin bir farkındalık kazandırmasının yanı sıra tekrarlayıcı ya kaçınmaya dayalı davranışlara yönelmek yerine obsesif düşüncenin yarattığı sıkıntıya dayanmaya “alıştırması”dır.

 

BDT’de ilk adım psikoeğitim yani hastalığın bilişsel modelinin danışana öğretilmesidir. “Bu düşünce sizi rahatsız ediyor çünkü onun tehlikeli ve zihninizde bulunmaması gereken bir düşünce olduğunu düşünüyorsunuz. Ama aslında bu düşünce bir obsesyondur ve herhangi bir anlamı yoktur.” Danışanın bu düşüncelerle ilgili inançları, varsayımları ele alınarak farklı olasılıklar konuşulur. Bu düşüncelerin her insanda görüldüğü, ancak bu düşünceleri düşünmemeye çalışmanın bu düşünceleri yoğunlaştırdığı anlatılır. Düşünce ve davranışların farklı şeyler olduğu üzerinde durulur. Bir kişiye herhangi bir şey söyleyip “şimdi bunu düşünmemeye çalış” derseniz kişi bu düşünceyi zihninden uzaklaştırmaya çalışacak ama sonucunda onu düşünme olasılığı artacaktır. Obsesyonları deneyimleyen kişi de o düşünceleri zihninden uzaklaştırmaya çalışır, bununla birlikte düşünceler tekrar tekrar aklına gelmeye devam eder. BDT’de OKB’si olan danışana düşünceleri serbest bırakmasını, gelmesini engellemek için bir şey yapmamasını söyleriz. Başlangıçta sıkıntısı artsa da, zaman içinde bu sıkıntıya “alışacak” ve “alıştıkça da sıkıntısı azalacak”tır. Oysa kaçındığı sürece sıkıntısı devam edecektir.

 

Daha sonra hem seanslarda hem de seans aralarında danışana obsesyon ve kompülsiyonlarını gözlemleyerek kayıt tutması istenir. Bu listeden hareketle her bir obsesyon ve kompülsiyonun yarattığı sıkıntı da belirlenir. Aynı zamanda bu tekrarlayıcı düşüncelerin üzerinde çalışılarak bu düşüncelerin gerçekte ortaya çıkma olasılıkları ve alternatif olasılıklar ele alınır.

 

Danışan obsesyon ve kompülsiyonlarına ilişkin işlevsel değerlendirmeler yapabilmeye başladığında alıştırma ve tepki önlemeyi içeren davranışçı ödevler planlanır ve uygulanır. Alıştırma; danışanın korku duyduğu durum ya da nesnelere, sistematik ve kontrollü bir biçimde gerçek yaşam koşullarında ya da hayali olarak maruz kalmasıdır. Tepki önleme ise bu maruz kalma sırasında kaçınma davranışları ya da kompülsiyonların yapılmasının engellenmesidir. Örneğin evden çıkmadan önce tüm prizleri 15 kez kontrol eden bir danışanın ile önce prizleri 15 yerine 10 kez ve giderek daha az kontrol etmesinin olası sonuçları konuşulur. Planlanan liste üzerinde sırasıyla prizleri 10 kez kontrol edip evden çıkması, 5 kez kontrol edip çıkması, 2 kez kontrol edip çıkması, 1 kez kontrol edip çıkması gibi adımlar planlanır. Buradaki amaç kişinin ritüel önlendiğinde tetiklenen obsesyonların yarattığı yoğun sıkıntıya tahammül edebilmesini sağlamaktır. Her bir adımdaki sıkıntı düzeyi azaldıkça diğer adıma geçilir.

 

Tedavi sürecinde öncelikle daha kolayca bulunabilen hatalı varsayım ve inançları (örn. Bu düşünceler aklıma geldiğine göre ben çok kötü biriyim.) daha sonra ise derinlerdeki hatalı inanç (örn. Temiz değilsem sevilmem. / Mükemmel olmazsam başarılı olamam.) ve üst-bilişsel (metakognitif) inançları (örn. Ritüellerimi gerçekleştirmezsem-komtrol etmezsem herşey çok kötüye gider. / Aklımdan duaları geçirmezsem imanımı ve aklımı kaybederim.) uyumlu hale getirebilmek için terapistin danışanla birlikte çalışması gerekir.

 

OKB tekrarlayabilen ve farklı obsesif ve kompülsif belirtilerle yeniden ortaya çıkabilen kronik bir psikiyatrik rahatsızlıktır. Belirtiler duygudurum değişimleri ve stresle yeniden tetiklenebilir. Bu nedenle iyileşme süreci ve kazanımların korunması için rahatsızlığın yenilemesini önleyici tekniklerin tedavi içeriğine eklenmesi gerekmektedir. Bu sürecin terapist ve danışanın birlikte belirleyecekleri aralıklarla devam edecek terapi seanslarında planlanması ve seanslar arasında da tekniklerin uygulanmaya devam etmesi önemlidir.    

 

Takıntılarınızla kendi kendinize uğraşmak ve nasıl olsa geçer diye beklemek yerine BDT ile onların yaşamınız üzerindeki olumsuz etkisinden kurtulmaya ne dersiniz? Bu değişim için hiç vakit kaybetmeden adımınızı atın.

 

 

 

 

Obsesif kompulsif bozukluk -daha sıklıkla bilinen adıyla takıntı rahatsızlığı-; mantık dışı olduğu bilindiği halde istemsiz şekilde tekrar tekrar akla gelen ve zihinden uzaklaştırılamayan düşünceler (obsesyonlar) ile bu düşünceleri zihinden uzaklaştırmak ya da düşüncelerin verdiği sıkıntıyı azaltmak adına tekrar tekrar yapmak zorunda hissedilen eylemleri (kompülsiyonlar) ya da kaçınma davranışlarını tanımlamaktadır.

 

Hemen herkeste zaman zaman mantık dışı ve kişinin kendisini rahatsız eden düşünceler ortaya çıkmaktadır. Buna karşın OKB’ye yol açan, kişinin bu düşüncelerle ilgili yorumudur. OKB’de birey bunu zihninde var olmaması gereken bir düşünce olarak görür, bu düşüncenin ortaya çıkışından kendisini sorumlu hisseder ve bu düşüncenin ortaya çıkmasının kendisiyle ilgili bir anlamı olduğunu düşünür. Örneğin namaz

bottom of page